AGÜ' de yaptığımız ilk röportajımızın ardından bir diğer röportaj için yan masaya geçmeye karar verdik o kadar ciddi ciddi konuşuyorlardı ki belki de biraz ortama dahil olalım diye Akın'ın şu erkek masasında da gidelim deyip gidip direk oturduğu masadan bahsedecğim size; bizi gayet samimi karşıladıktan sonra biraz kendimizden bahsettik. Orada olmamıza ve youtube kanalımıza ilgi gösterdiler. Genellikle sayısal ağırlıklı bir okulda sözelciler olarak bir farklılık kattık =)  Genellike Endüstri Mühendisliği okuyan arkadaşlarımız AGÜ'nün imkanlarından, bu okula nasıl geldiklerinden bahsettiler. Kayseri'nin sosyal bir şehir olmadığından yakınsalar da Kayseri'yi beğenenler de fazlaydı. En azından bizim okula göre=) Okulun sağladığı imkanlarla Amerikaya giden arkadaşın siyahilerle yaşadığı komik hikaye ortamı daha da samimi bir hale getirirken üniversieye geldikten sonra ailesinin onu umursamadığını söyleyen bir diğer arkadaşımız videoyu izlemesini düşünen ailesine mesaj

Merhabalar! Bu seferki konumuz Abdullah Gül Üniversitesinin en önemli yapılarından biri olan Sümer Bez Fabrikası... 1930' da başlayan Birinci Beş Yıllık Sanayileşme Planı kapsamında Sovyetler Birliğinden alınan krediyle kurulan Sürmer Bez Fabrikası, 20 Mayıs 1934'te dönemin Başbakanı İsmet İnönü tarafından temelleri atıldıktan 16.5 ay sonra; 16 Eylül 1935'te hizmete açılmıştır.  Halk tipi, ucuz pamuklu kumaş üretmek için kurulan Sümerbank Kayseri Fabrikası;  İşletme , Müdüriyet, Tamirhane ve Elektrik santrali gibi işletmeye yardımcı binalarla , depolar ve sosyal tesislerin oluşturduğu 218.000 m2’si kapalı alan olmak üzere toplam 922.500 m2'lik oturuma sahip. Hizmete açıldığı yıllarda ise, fabrikada 2.100 işçi ile 155 memur çalışmıştır.  Türkiye'de sanayileşme hareketini başlatan, devlet tarafından yapılmış ilk tesis olan Sümerbank Kayseri Bez Fabrikası, yapıldığı dönem ve konumu itibariyle, büyük bir devrimin eseri. Yapılış amacı, ekonomik ve sosyal işlevi, T

Daha önce kimseyle röportaj yapmamış,böyle bir girişimde bulunmamış olan beş genç bir anda kendilerini ellerinde mikrofonla birilerine soru sorarken bulursa neler olur??? AGÜ'ye ikinci kez gittiğimizde artık işler biraz daha heyecanlı bir hal almaya başlamıştı. Artık birileriyle konuşmamız gerekiyordu! Ne olacaktı bu ödev!  Kapıdaki güvenlik abilerin bizi yönlendiremsiyle Halkla İlişkiler odasına gittik ilk önce, beyefendiyle görüştüğümüzde bizlere izin verdiğini ancak öğrencilerden yana oluşabilecek olan problemere karışamayacağını söyledi. Ne yalan söyleyelim ilk başta biraz gözümüz korkmadı değil=) Rektörlük binasının alt katında, kütüphanenin önündeki koltuklada yarım saat kadar oturup ne yapacağımızı nasıl yaklaşacağımızı kara kara düşündükten sonra Akın'ın, "Ya hepimiz öğrenciyiz anlayış göstereceklerdir illaki." demesiyle harekete geçtik. Gerçekten de dediği gibi oldu, oyunların oynandığı kısma geldiğimizde okulumuzdan Halit'le karşılaştık. Heyecanımızın